Yapay Zekâ (Artificial İntellligence) Nedir? Yapay Zekâ Alanında Kişisel Verilerin Korunması

Anasayfa / Blog

Yapay Zekâ (Artificial İntellligence) Nedir? Yapay Zekâ Alanında Kişisel Verilerin Korunması

Türk Dil Kurumu Sözlüğünde Zekâ, “insanın düşünme, akıl yürütme, objektif gerçekleri algılama, yargılama ve sonuç çıkarma yeteneklerinin tamamı” olarak tanımlanmıştır. İnsan, duyuları vasıtasıyla çevreden topladığı verileri beyninde işler ve zekâsı vasıtasıyla bu verilerden faydalı bilgiler üretir. Bu bakımdan insan bir nevi veri toplama ve işleme sistemi gibi düşünülebilir.

Yapay zekâ, insana ait olan bu özelliklerin makinelere kazandırılmasıdır. Görevlerini yerine getirmesi için insan zekâsını taklit eden ve topladıkları bilgilere göre kendilerini yenilemeli olarak geliştirebilen, iyileştirebilen sistemler ya da makinelerdir. Bilinen en zeki canlı insandır ve yapay zeka onu taklit ederek çalışmaktadır. Bilgisayar bilimleri içerisinde geniş bir alana sahip olan bu yazılımı sıradan yazılımlardan ayıran özellik insan zekasını taklit etme özelliğidir.


Günümüzde sadece gelişmiş bir yazılım özelliği taşıyan bu buluş üzerinde önemli geliştirme çalışmaları yapılmaktadır. Gelecekte, tıpkı insan beyni gibi doğrudan bir donanıma sahip altyapının sağlanması hedeflenmektedir.

Son yıllarda kullanımı tüm dünyada yaygınlaşan bir teknolojidir. Yapay zekâ çalışmaları genellikle insanın düşünme yöntemlerini analiz ederek, bunların benzeri yapay yönergeleri geliştirmesine yöneliktir. Bilgisayarın insan tarafından yapılan görevleri insanların yerine yapabilmesidir. Bilgisayarın insanlar gibi düşünebilmesinin sağlanmasıdır.


Ancak yapay zekânın kullanılabilmesi için kopyalayacağı insanları tanıması gerekmektedir. Yapay zekâ insan bilgisine ihtiyaç duymaktadır. Yapay zekâ bir şeyler gözlemlemekte ve sonra belirlenmiş parametreler ile tanımaya çalışmaktadır. Tanıdığı çevre gibi düşünüp sorunlara çözüm bulmaya çalışmaktadır. Kod yazılarak ve programlanarak üretilmiş bilgisayar beyinli bir robotun, hangi durumda ne tepki vereceğinin belirlenmesi amaçlanır.

Teknolojinin gelişmesiyle beraber yapay zekâ, robot, insansı robotlar konuları çok fazla gündeme geliyor. Teknoloji gelişmeye devam ettikçe de geleceğe benziyor.


Yapay zekâyı kısaca ''insan gibi davranabilen ve hayatı kolaylaştıran teknolojik tüm aletlerdir.'' şeklinde tanımlayabiliriz. Kod yazılarak ve programlanarak üretilmiş bilgisayar beyinli bir robotun, hangi durumda ne tepki vereceğinin belirlenmesi amaçlanır.

Yavaş yavaş gündelik hayatın içine giren yapay zekâ ve insansı robotlar, son gelişmelerle beraber her ne kadar basit görünse de kolu olan ,kapıları açabilen, olimpiyatlar gibi kalabalık organizasyonlarda hizmet verebilen, kayak yapabilen teknolojilere sahipler.


Yapay zekânın tarihçesi


''…Antik Yunanlar, Çinli ve Mısırlı çağ öncesi bilim insanları robotlarla ilgilere mitlere sahipti. Fakat yapay zekâ diyebileceğimiz gerçek atılımın bahsi, ilk defa 1956 yılında edildi. İngiltere'de New Hampshire'da bulunan Dartmouth College’ da yapılan bir konferansta ‘’yapay zekâ’’ terimi ilk defa ortaya atıldı.

Yapay zekânın üretiminde en etkin rolü İngilizler ve Japonlar oynadı. 1980'lere kadar somut bir gelişme olmayan yapay zekâ alanında Japon bilim insanlarının çalışmalarına rakip olmak isteyen İngiliz bilim insanları da atılım yaptı ve 1987 ila 1993 yılları arasında önemli olmasa da bazı girişimler oldu.

İlk önemli gelişmeyse 1997 yılında IBM (International Business Machines)'in ürettiği ‘‘Deep Blue’’ adlı bilgisayar, dünyanın en ünlü satranç ustası Garry Kasparov' u yenmesiyle gerçekleşti.’’


İnsanlar, dil yardımı ile iletişim kurmaktadır. Yapay zekada ise bunun karşılığı konuşma tanıması yazılımıdır. Yapay zekâ bunu istatiksel olarak yapmaktadır ve konuşma tanıma sistemi de istatiksel öğrenme çerçevesi altında gelişmektedir. İnsanların belirli bir dilde konuşup anlaşabilme yetisi ise bu yazılımda doğal dil işlemeye yani NLP’ ye girmektedir. Ancak insan sadece bilişsel yetiye sahip bir canlı değildir, dünyayı gözleriyle gören insanlar, gördüklerini beyinde işleyerek anlamlandırmaktadır. Görüleni anlamlandırma durumu bilgisayarlarda ve robotlarda bilgisayar görüşü alanına girmektedir. Son yıllarda bu buluşa yönelik çalışmalarda derin öğrenme tekniği geliştirilmiştir.


Dünya genelinde yapay zekânın gelişimini etkileyen önemli gelişmeleri şu şekilde sıralayabiliriz:


Elektronik Beyin – 1943

“A Logical Calculus of Ideas Immanent in Nervous Activity” – Warren S. McCulloch & Walter H. Pitts

Ben, Robot – 1950

Isaac Asimov, büyük etkileri olmuş “Ben, Robot” isimli bilim kurgu romanını yayınladı.

Computing Machinery And Intelligence – 1950

1950 yılında Alan Turing’in, düşünen makineler yaratma olasılığı hakkında düşüncelerini paylaştığı makalesi, bir dönüm noktası yarattı.

Yapay Zekâ ve Oyun – 1951

1951’de Manchester Üniversitesi’nin Ferranti Mark 1 makinesini kullanan Christopher Strachey bir dama programı, Dietrich Prinz ise bir satranç programı yazdı.

John McCarthy – 1955

1956’daki Dartmouth Konferansı için 1955 yılında isim babası olduğu Yapay Zekâ terimini ortaya atmıştır.

Dartmouth Konferansı – 1956

1956 tarihli Dartmouth Konferansı, Marvin Minsky, John McCarthy ve iki kıdemli bilim adamı Claude Shannon ve Nathan Rochester tarafından düzenlendi.

Perceptron – 1957

Frank RosenblattThe General Problem Solver (GPS) – 1957

The General Problem Solver (GPS) – 1957

The General Problem Solver (GPS) demonstrated by Newell, Shaw & Simon.

ADALINE – 1960

ADALINE (Adaptive Linear Neuron or later Adaptive Linear Element) Bernard Widrow & Ted Hoff

Unimation – 1962

İlk endüstriyel robot şirketi Unimation kuruldu.

2001: Bir Uzay Destanı – 1968

Arthur C. Clarke, “2001: Bir Uzay Destanı” ismini verdiği bilim kurgu romanında “HAL 9000” isimli akıllı makineyi, ana düşman karakter olarak sundu.

XOR Problemi – 1969

“Perceptrons: An Introduction to Computational Geometry” – Marvin Minsky & Seymour Papert

Moravec’s Paradox- 1974

Moravec’in paradoksu, yapay zekâ ve robotik araştırmacıların, geleneksel varsayımların aksine, yüksek seviyeli akıl yürütmenin çok az hesaplama gerektirdiği, ancak düşük seviyeli sensorimotor becerilerinin muazzam hesaplama kaynaklarına gereksinim duyduğu sonucuna ulaşmalarıyla ortaya atılmıştır.

Cylons – 1978

Orjinal “Savaş Yıldızı Galactica” bilim kurgu dizisi savaşçı robotlar Cylonları tanıttı.

First National Conference Of The American Association Of Artificial Intelligence – 1980

Amerikan Yapay Zekâ Derneği’nin (AAAI) ilk Ulusal Konferansı, Stanford’da düzenlendi.

Skynet – 1984

İlk “Terminator” filmi, yakın bir gelecekte, yönettiği katil robotlarla dünyayı ele geçirmiş Skynet isimli bir yapay zekâyı tasvir etti.

Multilayer Perceptron – 1986

“Learning internal representations by error propagation” – D.E. Rumelhart & G.E. Hinton & R.J. Williams

Yüzbaşı DATA – 1987

TV serisi “Uzay Yolu: Yeni Nesi’’, kendinin farkında android Yüzbaşı DATA’yı tanıttı.

Support-Vector Networks – 1995

Corinna Cortes & Vladimir Vapnik

Deep Blue ve Kasparov – 1997

IBM’in Deep Blue’su, Garry Kasparov ile girdiği satranç karşılaşmasını kazandı.

AI: Artificial Intelligence – 2001

Steven Spielberg, “AI: Artificial Intelligence” isimli filminde, bir robot çocuğu başrol olarak tanıttı.

Deep Neural Network (Deep Learning) – 2006

Ruslan Salakhutdinov & Geoffrey Hinton

Watson ve Jeopardy! – 2011

IBM’in Watson bilgisayarı, televizyon yarışması “Jeopardy!” şampiyonları Rutter ve Jennings’i yendi.

Apple Siri – 2011

Grafik İşlemcileri (GPU) Çağı – 2012

Alex Krizhevsky, Ilya Sutskever ve Geoff Hinton, Large Scale Visual Recognition Challenge (LSVRC) isimli görüntü işleme odaklı yarışmada, en iyi hata oranını yarıya indirerek birinci oldu. Modellerini eğitirken kullandıkları en önemli parça grafik işlemcilerdi ve yapay zekâ için GPU çağı başlamış oldu.

Her – 2013

“Her” isimli bu filmde, kalbi kırık Theodore’un bir yazılımla aşkına tanıklık ediyoruz.

Amazon Alexa – 2014

Ex Machina – 2014

“Ex Machina’’, Turing Testi’ ni merkeze alıyor ve yapay zekâ alanındaki birçok fikirsel tartışmaya değiniyor.

Tay – 2016

Microsoft, Twitter’da hesap açtığı Tay isimli chatbotu, insanlar tarafından yanlış eğitildiğinden dolayı 24 saat içinde kapatmak durumunda kaldı.

AlphaGO – 2016

Google DeepMind’ın AlphaGO’su, Lee Sedol ile karşılaştığı go maçını 4-1 kazandı.

Asilomar – 2017

Asilomar Conference on Beneficial AI (Faydalı Yapay Zekâ), Future of Life Institute tarafından, Kaliforniya’daki Asimolar Konferans Alanı’nda düzenlendi.

2014 – GAN:

Ian Goodfellow tarafından Generative Adversarial Networks (Çekişmeli Üretici Ağlar) bulundu. Yapay zekânın gerçeğe benzer sahte üretimler yapabilmesinin önü açıldı.

2017 – Transformer Networks:

Dönüştürücü ağlar adında yeni bir sinir ağı türü tanıtıldı.

2018 – BERT

Google, dönüştürücü ağ tabanlı doğal dil işleme modeli BERT’i yayınladı. – AlphaZero: Deepmind AlphaZero, sadece kendi kendine oynayarak kısa sürede dünyanın en iyi satranç oyuncusu oldu.

2019

1,5 milyar parametreli GPT-2, OpenAI tarafından yayınlandı.

2020 – GPT-3 (175 Milyar Parametre)

Alphafold: 50 yıldır üzerinde çalışılan protein katlanma probleminin çözümünde yapay zekâ kullanılarak büyük bir adım atıldı.

2021- DALL-E

Yazıyla tarif edilen resimleri üretebilme yeteneği olan DALL-E adlı çalışma OpenAI tarafından yayınlandı.


Yapay Zeka Alanında Kişisel Verilerin Korunması


Kişisel Verileri Koruma Kurumu tarafından, yapay zekâ alanında yapılan/yapılacak çalışma ve uygulamalarda kişisel verilerin korunması amacıyla, bu alanda faaliyet gösteren geliştirici, üretici, servis sağlayıcı ve karar alıcılar için tavsiyeler yayınlanmıştır.

Yayımlanan tavsiyelerde yapay zekâ uygulama ve çalışmaları yürütülürken, genel olarak KVKK, ilgili mevzuat, insan hakları, temel hak ve özgürlükler, demokrasi, sosyal ve etik değerler ile ayrımcılık riskinin her daim gözetilmesi gerektiğinin altı çizilmiştir. Kişisel veri işleme temelli yapay zekâ çalışmalarında;

-Kişisel veri işleme temelli yapay zekâ ve veri toplama çalışmaları kişilerin temel hak ve özgürlüklerini koruyan bir yaklaşım içerisinde hukuka uygunluk, dürüstlük, ölçülülük, hesap verebilirlik, şeffaflık, kişisel verilerin doğru ve güncel olması, kişisel veri kullanım amacının belirli ve sınırlı olması ilkeleri ile veri güvenliği yaklaşımına dayalı olmalıdır.

- Kişisel veri işleme temelli yapay zekâ çalışmalarında, kişisel verilerin korunması açısından yüksek risk öngörülüyorsa, mahremiyet etki değerlendirmesi uygulanmalı ve veri işleme faaliyetinin hukuka uygunluğuna bu çerçevede karar verilmelidir.

- Kişisel veri işleme esaslı yapay zekâ teknolojileri geliştirilirken ve uygulanırken özel nitelikli kişisel veri işleniyorsa özel veri koruma kuralları olduğu göz önüne alınarak teknik ve idari tedbirler daha sıkı şekilde uygulanmalıdır.

- Yapay zekâ teknolojilerinin geliştirilmesi ve uygulanmasında aynı sonuca kişisel veri işlenmeksizin ulaşılabiliyorsa, verilerin anonim hale getirilerek işlenmesi yöntemleri tercih edilmelidir.

-Kişisel veri işleme esaslı yapay zekâ çalışmalarının farklı paydaşlarının veri sorumlusu veya veri işleyen olma statüleri projenin başında belirlenerek aralarındaki hukuki ilişki veri koruma mevzuatı ile uyumlu hale getirilmelidir.

 

Kurum tavsiyelerin devamında, yapay zekâ tasarımlarında kişisel verilerin işlenmesinde mahremiyetin esas alınması gerektiğinin altını çizmiştir. Karar alıcılara yönelik önerilerde ise Kurum; hesap verilebilirlik ilkesinin her aşamada gözetilmesi, kişisel verilerin korunmasına yönelik risk değerlendirme prosedürlerinin belirlenmesi, uygulama geliştiriciler için veri mahremiyeti temelli eğitimler verilmesinden bahsedilmiştir.





E-Bültene Kayıt Ol
Kampanya ve duyurulardan haberdar olmak için
e-bültene üye olun. Fırsatlardan yararlanın.
+90 444 42 68