Neden Kişisel Verilerimizi Korumak Zorundayız? Kişisel Verilerimizi Korumanın En Etkili Yolu Nedir?

Anasayfa / Blog

Neden Kişisel Verilerimizi Korumak Zorundayız? Kişisel Verilerimizi Korumanın En Etkili Yolu Nedir?



Bilgi insan aklının alabileceği gerçek, olgu ve ilkelerin tümüne verilen isimdir. Zenginliğin, bilgeliğin ve teknolojinin en önemli kaynağı olmuştur. Tarihte bin yıl önce de bilgi vardı bugün de var ve bin yıl sonra da olacak. Bilgi sınırsızdır; insanlık kadar eskidir ve insan var olduğundan beri ona ait bilgi hep var olmuştur.

İnsanlık merak duygusu ile donatılmış bir varlıktır. Bu nedenle insanlık tarihi bilgiyi elde etmek için verilmiş mücadelelerle doludur. Bundan dolayı bilgiyi korumak için de eskiden kurallar koyduğumuz gibi bugün de kurallar, kanunlar ve standartlar geliştirmekteyiz.

 Bilgiyi biraz daha özele indirgersek kişisel bilgilerden bahsedebiliriz. Kişiler, kurumlar sahip oldukları bilgiyi değerli kılarak onları korumanın yollarını aramışlardır. Bu arayış sonucunda kişi veya kurumlar sahip oldukları bilgiyi derler, paylaşır, satar veya bir ürün/hizmet elde etmek için kullanır. Bilgiye erişim mümkün olmadığında ya da kişi ve kurumların üretmiş olduğu değer ve ürünler için gerekli olan bilgi çalındığında, değiştirildiğinde kişi/kurumlar zarar görmektedir. Bu nedenle bilgiyi korumak önemlidir.

Bilgi bazen masamızın üzerinde, bazen kitaplarda, bazen kağıtlarda, bazen de özel olarak tasarlanan sistemlerde saklanmaktadır. En önemlisi bilgi insanın aklındadır. Bu sebeple hangi ortamda saklanırsa saklansın bilgi gerektiği şekilde korunmak zorundadır.

20. yüzyılın ortalarından itibaren iletişim ve teknoloji alanlarındaki gelişmeler hem bilgi paylaşımını daha tehlikeli kılmıştır hem de bilginin saklanmasını ve elde edilmesini kolaylaştırmıştır. Bilgi bulunduğumuz çağın en önemli sermayesidir. Bilginin değeri arttıkça saldırıların artması da kaçınılmaz olmuştur. Teknoloji bilgiye erişimi kolay hale getirdiği için saldırganların yeni teknikler, metotlar kullanmalarına olanak tanımıştır.


Bütün bu bilgiler ışığında hem kamu hem özel kurum ve kuruluşlar, bir hizmet veya ürünün piyasaya sürülebilmesi için uzun bir süredir kişisel veri niteliğindeki bilgileri toplamakta, satmakta veya paylaşmaktaydılar. Ancak kişilerin temel hak ve özgürlükleri kapsamında veri işleme süresince verinin korunması öncelikli olmalıdır.

Kurumların vermiş oldukları hizmetlerin sürdürülmesi, kamu hizmetlerinin etkin bir şekilde halka arz edilmesi, mal ve hizmetlerin geliştirilmesi, dağıtımı ve pazarlanması için kişisel verilerin toplanması kaçınılmaz bir hale gelmiştir.

Bu veriler toplanırken de kişisel verilerin sınırsız ve gelişigüzel toplanmasının, yetkisiz kişilerin erişimine açılmasının, ifşasının, amaç dışında ya da kötüye kullanımı sonucunda kişisel hakların ihlal edilmesinin de önüne geçilmesi kişisel hak ve özgürlüklerimiz noktasında zorunlu olmalıdır. İşte bu korumayı sağlaması için ülkemizde kanun koyucular tarafından oluşturulmuş yasa Kişisel Verilerin Korunması Kanunu (KVKK)’ dur.


KVKK Nedir? Yürürlüğe ne zaman girmiştir?

Tarihte her dönem toplanması, işlenmesi ve muhafaza edilmesi önem taşıyan bilgiyi koruma yöntemidir. Bireyler tarafından kanuni zorunluluk ya da kişisel tercih doğrultusunda paylaşılan bilgilerin güvenliği ile ilgilidir.

Kişisel verilerin korunması, verilerden ziyade kişileri korumak için gereklidir. Söz konusu verilerin güvenliğinin sağlanamaması, sonuç itibariyle kişiler için zararlı olacağından, KVKK ile aslında teknik veriler değil, veri sahibi bireyler koruma altına alınmıştır.

KVKK tabiri ve bu tabirin belirttiği kanun hayatımıza yeni girmiş olsa da aslında çok uzun süredir kişisel veriler, bazı sözleşmeler ve kanun maddeleri ile koruma altındaydı. Fakat kapsamı yeterince geniş değildi ve kullanıcılar bu hakları konusunda yeterli bilgiye sahip değildi.

Kişisel veriler ile ilgili ilk kapsamlı çalışma, Avrupa Konseyi tarafından yapıldı. 28 Ocak 1981’de, “Kişisel Verilerin Otomatik İşleme Tabi Tutulması Karşısında Bireylerin Korunmasına İlişkin 108 Sayılı Sözleşme” imzaya açıldı ve bu sözleşmeyi imzalayan ülkeler arasında Türkiye de vardı.

2010 yılına kadar genel kanunlar içinde yer alan hükümler ile korunan kişisel veriler için 2010 yılında, “Herkes, kendisiyle ilgili kişisel verilerin korunmasını isteme hakkına sahiptir…” hükmü, anayasanın 20. maddesine eklendi. Bu hüküm yeterli görülmeyince, günümüzdeki KVKK yürürlüğe girdi.

Avrupa Konseyi’nin sözleşmesi temel alınarak hazırlanan Kişisel Verileri Koruma Kanunu, 18 Ocak 2016’da tasarı olarak meclise girdi ve 24 Mart 2016 tarihinde kabul edildi. 7 Nisan 2016 tarihinde ise 6698 sayılı kanun olarak 29677 sayılı Resmî Gazete’ de yayımlandı ve yürürlüğe girdi.

Kişisel Verilerin Korunması Kanununun Amacı nedir?


6698 sayılı KVKK uluslararası ölçütler, hukuk uygulamaları ve ülke gereklilikleri göz önüne alınarak hazırlanmış bir kanundur. Bu kanunun amacı kısaca; kişisel verileri çağdaş standartlarda toplamak, işlemek ve koruma altına almaktır.

Bireysel mahremiyetin korunması ve veri güvenliğinin sağlanmasını da kapsayan kanun ile kişisel verilerin işlenmesinde, bireylerin hak ve özgürlüklerini korumak ve yine bireylerin söz konusu veriler üzerindeki haklarını düzenlemek amaçlanmaktadır. Aynı şekilde bahsi geçen verilerin işlenme şartları ve verileri işleyen kişi ve kurumların hakları, yükümlülükleri ve uymaları gereken kurallar da bu kanunun amaçları kapsamındadır.

KVKK; kişisel verilerin zorunlu ya da rızaya bağlı olması fark etmeksizin kolay ve sınırsız bir şekilde toplanması sonucu yetkisiz kişilerin eline geçme, ifşa edilme, amaç dışı ve kötü niyetli kullanılma gibi riskleri ve bireysel hakların ihlalini önlemek adına yürürlüğe konmuştur.

Kanun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren sürekli gelişim göstermiştir. Kişi ve kurumlar yapabilecekleri kişisel veri ihlallerinin yaptırımlarından çekinerek bu kanunu nasıl kolay uygulayacaklarına dair çözüm arayışı içerisine girmişlerdir. Her geçen gün KVKK ya olan ilgi ve merak artmıştır.

Dünyanın en çok kullanılan arama motoru olan Google arama geçmişine bakıldığında son 12 ayda ülkemizde KVKK’ ya olan ilgi grafiği yukarıda yer almaktadır. Grafikte sürekli bir hareketlilik gözlemlenmektedir. Artan teknolojiyle birlikte insanların bilgiye olan ihtiyaçları da artmaktadır. Bu ihtiyaçlar KVKK ya olan ilginin de artacağı konusunda bizlere ipucu vermektedir.

Kurum/kuruluşlar KVKK’ nu konusunda danışmanlık hizmetleri almakta ve bu sayede Kanunu en doğru haliyle kendi şirket politikalarına kolaylıkla entegre edebiliyorlar. Bu konuda yardım alabileceğiniz ismini çözüm ürettiği süreçten alan KVKSİS , 2021 yılından itibaren bu konuda hizmet vermektedir.

E-Bültene Kayıt Ol
Kampanya ve duyurulardan haberdar olmak için
e-bültene üye olun. Fırsatlardan yararlanın.
+90 444 42 68